bir şair vardı, öğretmen

18 Mayıs 2020

Tersakanlı günler başlarken...




Görüntünün olası içeriği: yazı

Dün massenger’dan sürpriz bir ileti aldım.
Kimden mi, Cumhuriyet gazetesi Amasya temsilcisi Mehmet Menekşe’den.
Amasya-Tersakan gazetesinde yazılarımı yayımlamak için izin istiyor.
Oysa ben kamuya açık bir şeyler karalıyorum, izne falan gerek yok ama
yine de gurur duydum.
Daha sonra telefonla görüşme imkânım oldu, kısa bir sohbetten sonra
minnettarlığımı ifade edip gönülden teşekkür ettim.
İnanın daha önce paylaşım konusunda aynı sayfaya başvurmuştum,              ilgilenen olmadı.
Demek ki vakti zamanı değilmiş, kısmet bugünlereymiş.
Ayrıca değerli Menekşe ile ne çok ortak dostumuz varmış.
Aslen Tokatlı olmasına rağmen 30 yıldır Amasya’da yaşadığını söyledi.
Demek ki benim iki katım.
Artık aynı şehrin evlâtları olarak birbirimizi daha iyi anlayabiliriz.
Üstelik felsefeci.
Ne güzel, uktem de kalan bölümlerin başında geliyordu.
Neyse, kısa sürede Sokrates amcamız bizi yakınlaştırır.
Zaten öğrencisi Eflatun ile onun da öğrencisi Aristotales’le beyinsel
akrabalığımız var, aramıza Heraklit’i de aldık mı, görün o zaman.
Bence gecikmiş de olsa güzel bir buluşma oldu.
Hem de Amasya’da, O’nun bedeni benim ruhum, beraber volta atarız
Yeşilırmak boylarında.
Geçerken selâmlarız Strabon’u, Sinoplu komşumuz Diyojen’i yad ederiz.
Ben eski Selağzı’nı anlatırım; Sinan hamamını, tabii
Şuayip amcamı da unutmadan.
Oradan geçerim fayton durağına, Atıf’ın meyhanesinin yanı başına.
Celal’in babası sevgili dayımdan söz ederim…
Bu arada yaşayıp yaşamadıklarını öğrenmek için deli Naciye ile
deli Saim’i sorarım…
Bir de bandonun önünde yürüyen Ahmet çavuşu.
Şimdi aklıma geldi, ne çok madalyası vardı kahramanımızın?
Aynen peygamberim Brejnev gibi(!)
Hepsinin ruhu şad olsun, toprağımın ölümsüz karakterleriydi.

Ancak yanarım yanarım, memleketimde hiç 1 Mayıs görmedim.
Oysa Culüs tepeden başlayacak kortejin saflarında olmayı
ne çok isterdim.
Tersakan gibi kuzeyden güneye akmak, müthiş duygu…
Tarih 12 Haziran’ı gördü ve yaşadı…
22 Haziran’da yanan ateş dalga dalga yurt sathına yayıldı.
Ve yepyeni bir ülke kuruldu.
Her ne kadar söndürülmeye çalışılsa da biz buradayız…
Yarın 19 Mayıs, Samsun'dayız...
Amasya’dayız, Erzurum’dayız, Sivas’tayız, Ankara’dayız…
Kolumda Mehmet, yüreklerimizde menekşeler açmış…
Tersakan’ın suları coşmuş…
Geliyoruz, var olmak için geliyoruz.
Lütfen gölge etmeyiniz, başka bir ihsan istemez!

Macit CÜNÜNOĞLU

Hiç yorum yok: