bir şair vardı, öğretmen

14 Mayıs 2014

Macit CÜNÜNOĞLU
14/05/2014 18:34

"Kara Vicdanlılar Devri!"

A+
A-
“Literatürde iş kazası var, bunlar olağan şeyler…”
Sözün kime ait olduğunu tahmin etmişsinizdir, elbette fıtrat uzmanı Başbakanımızın.
Bir adım daha ileri giderek ölü sayısın da “mühim değil, istatistik”
diyecek de, manipülasyona yönelip projektörlerini 19. Yüzyıla çeviriyor…
İngiltere’deki, Fransa’daki maden kazalarına, ölen işçi sayılarına!

Durum felaket, yürekleri sarsan türden, gerçekten dayanılması zor!
Yüzlerle ifade edilen can kayıpları…
Aralarında çocuk işçiler, yevmiye 40 lira…
İki bin beş yüz metre yerin altı…
Sonsuzluğa, mezara ulaşmanın en trajik yolu…
Vay anam vay…
Faciaya bakmak için mangal gibi yürek, ya da Başbakan olmak gerek!
O özellikler, o unvanlar da maalesef ki ben de yok.

Çünkü insanım, hayatım boyunca emek cephesinde yer aldım…
Bunlar kişisel teferruat…
Lâkin o 12 Eylül yok mu, hain proje, alın terinin kanlı düşmanı…
Zalim, cana kıyıcı, darağacı düşkünü, zindanların aşağılık efendisi…
Darmaduman etti sınıfsal örgütlenmeleri…
Ezdi geçti toplumsal muhalefeti…
Dayattı var olanın üzerine ırkçılığı, afyonu…
Güller döşedi sermayenin yollarına…
Fırsatlar ülkesidir bu topraklar…
İktidara sıçradı Tayyipler…
Devletin malı hırsıza, soyguncuya, açgözlüye pazarlandı…
Ve geldik can pazarına!

Türkiye uzun yıllardır dikensiz gül bahçesi…
Yüzde 50 yetmez, yüzde yüze talip bir zihniyetin kulu kölesi.
Vicdanlar körelmiş, göz pınarları kurumuş…
Varsa yoksa Bilallerin çıkarı!

Karadon faciasında olduğu gibi “Fıtrat” diyor Başbakan…
Bazı yandaş yalakalar “Sabotaj”
Ve akıllara durgunluk veren bir yığın iddia, tespitler…
Soma’dan ağlama sesleri geliyor…
Evlatlarını yitiren anaların, babaların, eşleri ölen kadınların…
Çocuklar babalarını bekliyor, bir umut…
Kardeşler yıkılmış, dostlar akrabalar çaresiz…
Kara bulutlar çökmüş ilçeye!
Kara toprak, kara elmasını saklamış yüzlerce metreye…
Karınca sürüsü emek, tırnaklarıyla kazıyor…
Patron zalim, acımasız…
Devletle kol kola…
Gücünü alıyor hükümetten, meclisten…
Maden ocakları çocuklarla, güvencesiz işçilerle dolu…
Ve ne acıdır ki cesetler sigorta yapılıyor…
Sanki mezarda işe yarayacakmış gibi!

Gene de desinler; fıtrat desinler, kader desinler, şehit desinler…
Lâkin insanlık tarihine bir kez daha geçecekler…
Adları “Kara Vicdanlılar Devri” olarak anılacak…
Bir avuç kömür için bir hayat feda edenler!

Hiç yorum yok: