bir şair vardı, öğretmen

08 Kasım 2011

Bayram sohbetleri...



Dede ile Torun (Su)
Bayram sohbetlerine devam edelim.
Bilirsiniz; “Görmemişin kızı olmuş…” ..?..  Eeee!
Gerisini uyduramadım!

Bayramın birinci günü torun bendeydi…
Dedesinin elini öpmeye gelmiş.
Yürümek üzere, evin altını üstüne getirdi!

Ancak asıl paylaşma arzum torunum üzerine gevezelikler değil…
2010 model torunumu nasıl bir Türkiye, nasıl bir gelecek bekliyor?
İşte bu ve benzer konularda zihin egzersizi yapmak.

Evet, XXI. yüzyılın ilk on bir yılını geride bırakıyoruz.
Bir terslik olmazsa Tayyip Amca 2023’e kadar iktidarda gözüküyor.
Yani cumhuriyetimizin yüzüncü yılında da iş başında.

O zamana kadar kim öle, kim kala denilebilir…
Haklısınız, lâkin zamanın hızını göz ardı etmemeliyiz.
AKP’nin dokuzuncu yılını idrâk ettik üç kasımda.
Ne çabuk geçti değil mi?
Rüzgâr gibi diyebilir misiniz?

Çok şey değişti ülkede, hayatımızda.
Hanım çalıştığı işyerinin atmosferinden etkilenip tuttuğu orucun yanına
beş vakit namaz da ilâve etti.
Son günlerde de haca, olmazsa umreye gidelim demeye başladı!
Sıkıysa böylesi uhrevî duygularla baş et…
Zaten feminizmin ağır baskıları altındayız…
O nedenle manevî ve devrimci şiddet de uygulayamazsın.

Ayrıca yaptığım üç buçuk evlilikten sonra boşanamam…
Ne de olsa dost var düşman var, elâleme ayıp olur, üstelik bir de torun var.
Demek ki başa gelen çekilir deyip katlanacağız zûlme!

Lâkin kızımla damat da demezler mi; “Cici Annemiz haklı”…
“Bırak bu işleri, agnostik, deist, teist, ateist takılmaları!”…
“Yaşın geldi yetmişe, er artık hidayete, herkes gibi biat et recebe!”...
“Ayrıca bıkmadın mı sürgünlerden, işkencelerden, hapislerden, kavgadan, mücadeleden?”...
“Ne inat adamsın, yakında ölüp gideceksin, koyver gitsin hayatı bak keyfine”...
“Nasıl olsa sosyal demokratlar XXII. yüzyılda gelecekler iktidara!".

Değerli dostlar, bayram günü bir babaya söylenecek lâf mı bunlar?
“Evet, sende hak etmişsin, çocuklar realist, zamanın ruhunu kavramışlar” diyorsanız…
Kusura bakmayınız ama sizinle de işim olmaz, lütfen beni okumayınız(!)

Biz ki; "Havada kuş, suda balık kadardık..." demeyeceğim, merak etmeyin...
Ne kadar olduğumuzun bilincindeyim!..
Biz ki; M.Kemal’e gönül vermişiz yetiştiğimiz çağda…
Demokrasi, özgürlük, eşitlik, adalet için yırtınmışız yıllarca…
Ölümleri göze almışız.

Elbette farkındayım bir atımlık barutum kaldığını…
Onu da son nefesime kadar harcayacağım aydınlık yarınlara…
Canım torunlarımızın geleceği uğruna.

Hanım hanım, hazırla masayı…
Koy bayramlık mezeleri, efkârlandım, iki duble müsekkin içeceğim…
Yeşil Efe olanından…
Geçmişe selâm, geleceğe umutla bakacağım recebim-karanlığa rağmen!
Saygıyla, sevgiyle değerli can dostlar...

ŞEREFİNİZE!



    

Hiç yorum yok: