bir şair vardı, öğretmen

28 Temmuz 2023

BAŞKAN ARANIYOR!




Tarih: 25 Mart 1984
Amasya’da yerel seçimler yapılıyor.
Vatandaş Belediye Başkanı’nı seçmek için
sandık başına gidiyor.
Ve çıkan sonuçlara gelin hep birlikte bakalım.

Toplam Seçmen Sayısı: 21.998
ANAP: Mustafa Hatipoğlu-10.843-%59.34
SODEP: Arif Gündüz Türem-5.505-%30.13
DYP: Ahmet Kazancı-710-%3.89
HALKÇI PARTİ: Osman Uzun-628-%3.44
REFAH PARTİSİ: Doğan Saraçoğlu-387-%2.12
MDP: Mustafa Dede-199-%1.09
Geçersiz ya da boş oy: 1.464

İşte bu tablo Amasya’nın kaderini belirledi.
12 Eylül olmuş, toplumsal siyasetin ana damarı
iki parti kapatılmış. (CHP-AP)
Dört yıl belediyeyi Kenan Evren’in arkadaşı olduğu
rivayet olunan petrolcü Dağıstanlı yönetmiş.
Ülke seçimlerini de ANAP kazanmış. (1983)
Faşizmin karabulutları altında sivil siyaset tekrar
hayat bulmuş…
Ve Müze-Kent Amasya inşaat mühendisi Mustafa Hatipoğlu’na
vatandaşın oylarıyla teslim edilmiş.
İşte bundan sonra da kentin hazin hikâyesi başlıyor.

Başbakan Turgut Özal ülkeyi küresel kapitalizmin kucağına
koşulsuz ve de büyük bir iştahla teslim ediyor.
Arkasında militarizmin sınırsız desteği…
Hızlı göçler, plânsız büyüyen şehirler…
Bedrettin Dalan İstanbul’un efesi, yıkımlara başlıyor…
Ve beton saltanatının  yükseldiği devirler.
Tarih, kültür kimsenin umurunda değil.
Varsa yoksa rant ekonomisine dayalı politikalar.
Hemşerimiz Hatipoğlu da boş durur mu…
İlk kazmayı Eğri caminin mütevazı minaresine vuruyor.
Ve peşi geliyor.
Yok edilen mahalleler, sokaklar, bağlar, bahçeler…
Buldozer gibi şehrin yarısının üzerinden geçiliyor.
Ortaya çıkan enkazın arsalarına da imar izinleriyle apartmanlar
konduruluyor,  ve çirkin manzara değişim dönüşüm adına
gururla seyrediliyor.
Alan razı satan razı.
Ahalinin çoğunluğu neler kaybettiğinin farkında bile değil.
Bozuk para gibi harcanan binlerce yıllık kent tarihi.
Ne uğruna?
Elbette üretmeden tüketen toplumun bireyleri olarak
konformizmin cazibesi herkesin ruhuna işliyor.
Dün dünde kaldı hesabı anılar, çocukluklar, gençlik
hatıraları bir çırpıda silinip atılıyor.
Bizlere de kaybedilen geçmiş değerleri yazmak düşüyor.
Tabii içimiz kan ağlayarak, sanatsal kaygılarla yarınları
kurtarmaya çalışıyoruz.
İnsanlık adına, yaşanabilir bir dünya inşa etmek için.

Bu nedenledir ki yeni döneme ilişkin samimi önerilerimi
yazmaktan geri durmayacağım.
Dolayısıyla babayiğit, gözü kara bir Belediye Başkanı arıyorum…
Devrimci, kararlı ve de radikal.
İlk kazmayı Orduevi ile yanındaki otele vurmasını talep ediyorum.
Ve acilen park yapılsın, madem ki eskisini Taşovalının ihtirasları
yüzünden kaybettik, yerine yemyeşil bir dünya ikame edilmeli ki
değerli hemşerilerim bir bardak çay ile bir fincan kahve içsin…
Ve Yeşilırmak’ın sularına bakarak eşsiz hatıralarına selâm göndersin.

Macit CÜNÜNOĞLU

Hiç yorum yok: