bir şair vardı, öğretmen

06 Haziran 2014

Macit CÜNÜNOĞLU
06/06/2014 06:55

Yalanınız batsın e mi?

A+
A-
BM kaynaklarına göre Dünya’da yedi buçuk milyar insan yaşıyormuş…
Eğer nefes alıp vermeye yaşamak denirse!
Hadi bol keseden atıp beşte biri mutlu diyelim, iç güveyisinden hallice…
Ya gerisi, tutunmaya çalışanı, sürüneni…
“Olmaz olsun böyle hayat” deyip tanrıya isyan edeni?
Orta karar vicdan sahibiyseniz zordur insanın düştüğü zavallı hallere dayanmak…
Hem de çok, uykunuz kaçar, yüreğiniz derinden sızlar.

Bakmayın siyasetçilerin meydan palavralarına…
Neymiş efendim; “Yaratılanı yaratandan ötürü severler(miş)”
“Yalanınız batsın e mi”, oy için kırk takla atan madrabazlar!
Sevgi kim, siz kim?
Varsa yoksa derdiniz kutsal değerleri çıkarlarınıza bulamaç yapıp
iktidarın nimetlerinden ömür boyu faydalanmak!

Aslında bu takiyye Dünya için de geçerli…
Nerde fakirlik, fukaralık, iktidar sahiplerinin kılavuzu din, iman…
Zaten topu topu beş kıta, İngiliz hapishanesini (Avusturalya) saymayalım…
Geriye kalır dört; Asya, Afrika, Avrupa, Güney Amerika…
Sonuncusunun kuzeyini bilerek katmadım, orası cenneti âlâ!
Dersine çalışmıştır egemenler, Hindistan’da Buda pazarlanır…
Ön Asya’da ve Arap diyarlarında bizimki…
Kalanı da İsa’ya teslim olmuştur, tepe tepe kullansınlar diye!

Belalı iştir yoklukla baş etmek…
Daha doğrusu eşitliğe, paylaşıma dayalı sistem kurabilmek…
İnsanlık öylesine afyonlanmıştır ki, ne Marx’ın ne Mao’nun sözü geçer!
Zaten vakti zamanında Thomas More (1478-1535) gidişatın röntgenini çekip
o ünlü “Ütopya” eserini kaleme almıştır.
İyi de etmiş, ancak kim anlar kim dinler?
Birileri kutsal inançtan beslenir, birileri de çıkmaz sokaktan…
Aslında ikisi de aynı kapıya çıkar…
Kapitalizme…
Birinde ilk basamak kuran kursu, diğerinde parti okulu…
Her zaman umut fakirin ekmeğidir; “Ye Memed ye!”

Biliyorum, yazdıklarıma bazı dostlarım karşı çıkacaktır…
On dokuzuncu yüzyıl penceresinden hayatı yorumlamaya çalışanlar
veya Das Kapital’in dünyasından bilimsel analizler yapıp sözüm ona
ekonomi politiğin zirvesinde dolaşanlar…
Kolay iştir kör kuyularda yaşayıp basmakalıp klişelerle lâf üretmek…
Hâlbuki arada bir feyz almak, dogmalarımızdan kurtulmak için
Erich Fromm’a kulak vermek lâzım.
Öylesine değerli analizleri, eleştirileri var ki…
Hem kapitalizme hem reel sosyalizme…
Doğru insan olmanın formülünü* ezberlerimizi bozarak zihnimize nakşeder.
İsteyen anlar, istemeyen düz duvara tırmanır…
Bizlere de “hayırlı yolculuklar” demek düşer!

*Olmak, sahip olmak-Erich Fromm

Hiç yorum yok: