bir şair vardı, öğretmen

28 Haziran 2014

Macit CÜNÜNOĞLU
28/06/2014 06:04

                   "Yazı" sevdası!

A+
A-
Yayıncı bir dostumdan öneri geldi:
“Madem her gün yazıyorsun, çocuk hikâyeleri de yaz.” dedi.
“Olur” dedim, “en azından denemiş olurum”
Nasıl olsa işin ucunda ekmek parası yok, taş atıp kolumuz da ağrımayacak…
Ayrıca yazılacak hikâyelerin öznesi çocuk…
Eski bir eğitimci olarak hiç de fena olmaz.
Bir de torunlarım, zaten onlarla beraber büyüyorum…
Aklım yattı ve o heyecanla oturdum klavyenin başına.

Artık bir başka boyutta yazı serüvenim başlayacak…
Bana ne siyasetten, günlük dedikodudan…
Tayyip denilen sultan da alsın başına çalsın köşkü...
Millî iradeyi de promosyon olarak takdim ediyorum…
Ki tepe tepe kullansın, sömürsün!

Oh be, dünya varmış…
Yıllar sonra ilk kez kendimi rahatlamış hissediyorum…
Ne güzel duyguymuş özgürlük, çocukların dünyasında olmak…
Ayşe, Ali, Zeynep, Can daha binlercesi…
Hep beraberiz; evcilik oynuyoruz, çember çeviriyoruz, dokuztaş, körebe derken…
Gerçekten burası başka bir âlem…
Sevinç, coşku, gülmek, koşmak, kaçmak, yakalamak, sobelemek…
Daha neler neler!

Hafifledim artık, uçuyorum…
Yer ayırttım martıların kanatlarından…
Yolculuğum bulutlara, güneşe, yıldızlara, meleklerin dünyasına…
Tutmayın beni, aşağı çekmeyin, gülmeyin hâlime…
Hiç olmadığım kadar mutluyum, sevinçliyim!

Fakat o ne?
Beynim dolu, karıncalanıyor, uçuşuyor kelebekler…
Lâkin söz olup dökülmüyor klavyenin tuşlarına…
Aman tanrım, ne zor işmiş!
Yüreğim sıkışıyor, ellerim titriyor…
Çocukluk yıllarım geliyor aklıma…
Ben ne zaman büyüdüm, yaşlandım…
Yoksa bunadım mı, kocadım mı?
Silinmiş hafızamdan hayâller, o güzelim duygular…
Acımasızca, sanki yaşlı gönlümden intikam alırcasına!

Yine de çabuk teslim olmuyorum…
Biliyorum, morale motivasyona ihtiyacım var.
Derhal çocukların ellerini tutmalıyım, tertemiz dünyalarında yolculuk etmeliyim…
Arkadaşça, dostça…
Belki zaman tüneli, yedi sekiz yaşlarına acilen ışınlanmalıyım…
Ve ondan sonra siyaset yazar gibi aynı iştahla bilgisayarın tuşlarına basmalıyım…
Mehmet olup, Cemile olup, milyonlarca yürek olup…
İçimden geçenleri en yalın hâliyle ifade etmeliyim…
Sevgiliye, sonsuzluğa mektup yazarcasına!

Ve en altta da do mi sol mi mi, sol mi mi re re…”
notaları yer almalı, en güzel şarkı, sevginin sesi “Dostluk” parçası…
Kaybedecek vakit yok, tekrar başa dönmeli…
Çocukların, çocuklarımızın dünyasına…
Arkadaşlıkların en değerlisi yaşanmalı; yalansız, duygu yüklü, içten, tertemiz…
Daha çok sevmek, daha çok insan olmak için!
“Var mısın Macit?”
“Elbette, elimden geldiğince…”
Beceremezsem utanmam, en azından “denedim” derim…
Ve bir kez daha, bir kez daha denerim…
Ta ki ben yazıyı, yazı beni terk edinceye kadar!

Hiç yorum yok: