bir şair vardı, öğretmen

08 Aralık 2013

Demokratlar aranıyor!

Macit CÜNÜNOĞLU
08/12/2013 05:40

 

 
 
Devletin kurucusu veya devletin kurduğu parti...
Ne derseniz deyin, aynı kapıya çıkar.
CHP'den söz ettiğim anlaşılmıştır, doksan yıllık çınar.
Severiz sevmeyiz, o ayrı mesele...
Yalnız ülkemizin ayakta kalan tek partisi…
Altmış üç yıldır iktidardan uzakta ama elden ne gelir, yönetenler utansın!

Tarihsel süreçte rakip olarak otuzların başında "Serbest Fırka" çıkmıştı…
O senaryoyu da ciddiye almamak lâzım, ne de olsa alenen tezgâh...
Maksat dostlar alışverişte görsün!
Asıl kavga II. Dünya Savaşı'ndan sonra başladı…
"Demokrasi" sorunu; birincisi Birleşmiş Milletler'e girmenin ön şartı...
İkincisi, Kuzey'den bastıran Stalin'den kurtulmanın tek reçetesi!
Bu halet-i ruhiye içinde ABD'nin yumuşak kucağına zıplıyoruz!
Mükâfatı Kore kıyımı ve bu bağlamda NATO...
Giriş o giriş, altmış üç yıldır boğuşmaktayız!

1950’lerde yeni ufuklara yelken açıyor Türkiye, iktidarda demokratlar...
Lâkin macera on yıl sürüyor, Amerika güdümlü ordumuz siftah peşinde!
Uzaktan kumandayla çalıyor düdüğünü; harç bitti/yapı paydos.
Kuruluyor darağaçları, Başbakan ile iki bakan asılıyor...
Bir de ısmarlama Anayasa, özgürlükçüymüş, kimin umurunda!

İlk seçimde mirasçıları kazanır, adı: AP, başında Demirel…
DP’nin Morrisoncu "Su müdürü", yıl: 1965
O da bir süre ilerler, görülen lûzum üzerine yine düdük çalar...
Tarih 1971, günlerden Mart'ın on ikisi!
Demokrasimiz aç/kapa, artık yalamadır!
Kader işte, her şey tam rayına oturuyor derken, en fecisi çöker...
“12 Eylül 1980”, nam-ı diğer Kara Eylül…
Bu kez çalan düdük katliam habercisidir; halk düşmanı, faşist-bölücü-dinci...
Ne ararsanız var, lâkin solun sesi kesilmiştir...
Bir daha hiç çıkmamacasına!

Ondan sonrası bilinen hikâye...
Bir elinde oto, öbür elinde tapu...
İki anahtarlı hacıyatmaz tekrar tarih sahnesindedir.
Bu kez partisinin adı DYP...
Siyasî ikbâli tavan yapıp süratle Çankaya'ya konar…
Darbesiz olur mu Türkiye?
Bir operasyon daha, bu kez militerler Baba'nın şemsiyesi altında!

Evet, neden projektör tuttum yakın tarihimize?
Hemen yanıtlayayım, merak bu ya; n'oldu bizim demokratlara?
DP'lilere, AP'lilere, DYP'lilere...
CHP karşısında öylesine güçlü damardı ki...
"AKP potasında eridi" deseler, asla inanmam.
Onlar laik, muzaffer, özgürlükçü, liberal...
Mümkün müdür dinciye teslim olmaları?

Salt çıkarla açıklanamayacağına göre, öyleyse nerdeler?
Buhar olup uçmadıklarına göre muhakkak ki bir yerdeler.
Sessiz kalamayacakları için de er ya da geç çıkacaklardır yeryüzüne...
Keşke daha fazla gecikmeseler!

İşte tam zamanı, buradan sesleniyorum:
Tarihsel önderlerinizin laiklik anlayışını gösterin dosta düşmana...
Berrin Menderes, Nazmiye Demirel (yedek kadrodan Semra Özal) aşkına...
Lütfen çıkın ortaya…
Gözlerimiz yollarda, anti yüzde elli sizleri beklemekte!

macitcununoglu@gmail.com

Hiç yorum yok: