bir şair vardı, öğretmen

30 Kasım 2014

Şeyhlerin dünyasından...

Macit CÜNÜNOĞLU
30/11/2014 10:30

 

A+
A-
Bizim solcular çabuk çoğalır, aynı hızla da ayrışır...
Parçalanmak için nedenleri çoktur...
Örneğin M. Kemal...
Oldubitti bir yere oturtamazlar...
Kimilerine göre saf kan diktatördür...
Bazılarına göre de çağının en büyük devrimcisi...
Tarihi gerçeklere dayanarak bir türlü orta yol bulunamaz...
Ve tartışmalar, tartışmalar...
Kırk dereden su getirircesine uzayıp giden siyasî polemikler...
Sonuç da, herkes birbirini ajan provokatörlükle suçlayıp yollar ayrılır...
Onlar erer muradına, biz çıkalım kerevetine!

Mevzuu Şeyh Bedrettin’den açıldı...
Hani şu on beşinci yüzyılın meşhur isyancısından.
Satır arası Nazım o ünlü destanı yazmasaydı kahramanımız bu ölçüde tanınır mıydı?
Kim bilir?
Neyse, elli yıllık ressam arkadaşım sosyal medyadaki köşesine:
“Osmanlı astı, Cumhuriyet sahip çıktı” diye bir başlık atmış...
Ve altına Şeyhimizin mezar fotoğrafını koymuş.
“Ne var?” bunda demeyiniz...
Altında bir muhabbet, bir muhabbet...
Sanırsınız yirmi birinci yüzyılın tarih konferansı...
Konuya ilgi duyan dostlarım anında görüşlerini, yorumlarını döşenmişler...
Öylesine ki, bazıları hızını alamayıp işi Türklük gururuna kadar vardırmış!

Hâlbuki işin aslı öyle değil böyle...
Buyrun, birlikte göz atalım:
Tarih 27 Mayıs 1960...
Düdük çalmış, yalan yanlış demokrasi paydos...
İktidarda Kemalist askerler...
Bir başka şeyh; Said-i Nursi de öleli dört beş ay olmuş...
Ebedî istirahatgâhı Urfa’daki Halil İbrahim Cami-i Şerif’in bahçesi...
Yeryüzündeki ilk tapınak, Abraham Sinagogu...
Nam-ı diğer Balıklı Göl Cami-i...
Damarlarında asil kan dolaşan Atatürkçü genç subayların ilk icraatı...
Şeyhin mezarını açtırıp çıkan cesedi İsparta yakınlarına atmak...
Ki mezar yeri belli olup türbeye dönüşmesin.
Yani Obama’nın yaptığı...
Hatırlarsınız, O da Usame Bin Ladin’in aziz naaşını denize atmıştı...
Ki balıklara kutsal yem olsun diye!
Aslanlarım, koçlarım benim...
Mübarekler Baas’ın Türkiye şubesi gibi çalışmışlar...
Aferin onlara, şimdi o ruhtaki subaylar nerde?

Bitmedi, madem iktidarda devrimciler...
Derhal Serez’e (Yunanistan’da) gidilmeli...
Şeyh Bedrettin’in mezarı İstanbul’a defnedilmeli...
Öyle de yapmışlar...
Yıl: 1961
Yalancıktan bir tören, Padişahımız İkinci Mahmut’un ayakucuna gömmüşler...
Adres: Divan yolu caddesi-Çemberlitaş...

Ve benim solcu gardaşım başlık atmış...
“Osmanlı astı, Cumhuriyet sahip çıktı”...
Güya Osmanlı’yı küçültüp, Cumhuriyet’i yüceltecek...
Aslında yaptığı mezar sömürücülüğü...
Veya ölü seviciliği (Nekrofili), Nebbaşlıkta ekstra...
Ancak kime ne anlatacaksınız?

Biz böyleyiz işte...
Boş konuşup boş tartışırız...
Yalanları sever, gerçekleri sevmeyiz...
Üstelik işin doğrusunu da merak etmeyiz...
Maksat muhabbet olsun...
Biliyorum, tatil günü kafanızı ütüledim...
Lütfen bağışlayınız...
İyi pazarlar efendim.

Hiç yorum yok: