bir şair vardı, öğretmen

22 Kasım 2014

"Cami isterük!"

Macit CÜNÜNOĞLU
22/11/2014 09:49

 

A+
A-
Her gün yazı yazmanın en ciddi tuzağı: Tekrar...
Düştünüz mü okuyucuyu bıktırırsınız, farkında bile olmazsınız!
Örneğin iktidar destekçisi medya organlarından en çok satanı...
Ve bu gazetenin her sabah öten Ardıç puştu...
Utanmadan sıkılmadan sabah akşam cami yazıyor.
“Yazsın, ne var bunda?” demeyin...
Var, çok şey var...
Çamlıca’ya, Taksim’e, Validebağ’a, Göztepe’ye cami...
Nereye varacak bu işin sonu!

Her zaman söylerim...
Hırsızlığın tavan yaptığı devirlerde tapınak yaptırmak modadır...
İnanmıyorsanız Ortaçağ’a bakın.
Papaz, Derebeyi el ele verip bütün Avrupa’yı kiliselerle donatmışlar...
Hem de ne görkem, ne işçilik.
Halk eziliyormuş, umurlarında mı?
Zalimlik, soysuzluk ruhlarına işlemiş...
Engizisyon denilen sırat köprüsünü de icat etmişler...
Bizim “Özel Yetkili” mahkemelerimiz gibi...
Düşünen, sorgulayan, itiraz edeni ateşlere atmışlar...
Cehennem yeryüzüne inmiş...
Zebaniler iş başında, yoksul halk sürünenler sınıfında...
Vatikan mutlu, şatolar huzur içinde...
Saraylarda yaşayan efendilerin belinde cennetin anahtarı...
Bin yıl sürmüş saltanatları!

Evet, tanıdık geldi mi bu düzen?
Sabah akşam yazıyor aşağılık borazanlar...
“Cami isterük!”
İsteyin lan, yazın...
Bizans’ın yalnız İstanbul’da iki bin kilisesi vardı...
Üstelik surları da, ta bin beş yüz yıl önce yapılmış...
Uzunluğu yirmi iki kilometre...
N’oldu?
Ortaçağ’ın, karanlığın simgesiydi...
Yıkıldı mabetler, bir başka dünyaya yelken açtı insanlık...
1492 yılında Amerika’ya uzandı...
Yalancıların iddialarına rağmen!

Tekrar dönersek başa:
Hırsızlığın kol budak saldığı devirlerde cami yapımı hızlanır...
Ki kuldan utanmayanları tanrı affetsin!
Peki, tanrı günahkârları bağışlar mı?
Zor soru!
Kim bilir, ancak ilâhi borunun öttüğü gün belli olur...
Çünkü bu ülkede daha uzun süre hırsızların borusu ötecek...
Muhalefet de kına yaksın...
Bizi MİT mi karıştırdı diye!

Hiç yorum yok: