bir şair vardı, öğretmen

04 Eylül 2014

Basketbollu günler

Macit CÜNÜNOĞLU
04/09/2014 09:28

         

A+
A-
Anlaşıldı, bu turda olmazsa ikinci turda eleneceğiz.
Dünya Şampiyonası’na katılan Basketbol takımımızdan söz ediyorum.
Dün akşam Finlandiya ile öyle bir maç oynadık ki, ne galibiyetin tadına vardık
ne de yarınlar için umutlandık.
Olmuyor işte, bir şeyler ters gidiyor ve kabızlık hâli hâlâ devam ediyor…
Rakip potaya otuz şut at, sadece ikisi değer kazansın.
Böyle maç kazanılmaz, kazanılsa da tesadüfen, son saniyelerde olur ki,
izlemeye mangal gibi yürek ister!

Basketbolu seviyorum, hatta futboldan daha fazla.
Ayrı bir kültür, seyircisiyle oyuncusuyla heyecanıyla bambaşka bir dünya…
Bir de NBA tutkunuysanız gece yarısı kalkıp maç izlersiniz.
Parkede yeryüzünün en atlet sporcuları, âdeta sirkten fırlamış cambazlar…
Her an karşılaşabileceğiniz olağanüstü hareketler…
Ve oynanan maçta iddia varsa hop oturup hop kalkarsınız.

Bizim Basketbol liginde ise aynı güzellikleri bulamazsınız.
Hâlbuki marka değeri yüksektir, Avrupa standartlarının ötesinde para boldur.
Türkiye’ye transfer olmak için yabancılar can atar…
Ancak ve de maalesef onca yatırıma, onca ilgiye rağmen bir basketbol
ekolü oluşturulamamıştır.
Örneğin Yugoslav, Sovyet hatta Yunan ekolü gibi.
Başarılar göreceli, geçicidir.
Şampiyonlar kafadan bellidir, sonuçta kadro meselesi…
İçi boş cilâlı bir ligin peşinde seyirciler sürüklenir…
Bilhassa üç büyük takımın maçlarına ihtiyaca binaen şirret futbol seyircisi de
davet edilir ki, nezih ortam karışıp olaylar çıksın!

Bir de federasyon başkanımız vardır.
Yirmi yıldır koltuğu kimseye bırakmayan.
Sanırsınız Tayyip, her girdiği seçimden muzaffer çıkan.
Makbuzsuz prim dağıtır, hem de milyonlarca dolar.
Tuhaf bir insandır, asla güven vermez…
Aldığı kararlarla, çılgın projelerle basketbolun içine eder…
Örneğin geçen yıl Millî takımımız Avrupa şampiyonasında ilk turda elenir…
O ise sırıtır, pişkin malzemedir, göz boyamayı iyi bilir…
Kısaca ustası Büyük Usta’dan sıkı eğitim almıştır!

Gel gör ki içteki hava atmalar uluslararası arenaya çıktı mı son bulur.
Aynen siyasetimiz gibi.
Yüzde elli ikinin dış politikada hikmet-i harbiyesi yoktur.
Çünkü Basketbol dünyasında Gezi ruhu hâkimdir…
İktidarca lânetlenen anlayış, çapulculukla suçlanan dik duruş.
Basketbolcu modern hayat düşkünüdür, Paralel kenarla işi olmaz…
Ne Hakan Şükür ne AKP yalakasıdır…
Efsanesi Efes Pilsen’dir…
“Pilsen”i koparılsa da bu kulüp gönüllerin şampiyonudur…
Alt yapı üst yapı koordinasyonu Avrupa’nın en tepe noktasını getirmiştir.
Ayrıca başarının yolu Eyüp Sultan’da kurban kesmekten geçmez…
Ki gençliğini kurban eden zihniyetten başarı zaten beklenemez.
Mağlubiyetlerimize kına yaksın madrabazlar, Yeni Türkiyeli efendiler…
Yine de bastırın “12 Dev Adam”, bakmayın bize, ciddiye almayın dedikodularımızı…
Çıkmayan candan umut kesilmez!

Hiç yorum yok: