bir şair vardı, öğretmen

08 Eylül 2014

Macit CÜNÜNOĞLU
08/09/2014 11:13

        Ağla memleket!

A+
A-
İşçiler ölüyor madenlerde, tersanelerde, inşaatlarda.
Adı: İş kazası
Bir allahın kulu da çıkıp “cinayettir” demiyor.
Ya hukuk?
Sorumluların müebbet hapse mahkûm olduğunu hiç duydunuz mu?
Ben duymadım, okumadım, görmedim…
Ya siz?

Soma da ders olmadı…
İnşallah “son olur” dedik…
Nerdeee, hız kesmiyor ölüm…
Yeraltı yerüstü fark etmiyor.
İşçiyi, emekçiyi nerde olsa buluyor!

Hep söyleriz; “bu düzenin çivisi çıkmış”
Orman kanunu, gücü gücü yetene…
Ancak kime anlatacaksın, kime yazacaksın?
Ülkeyi yöneten “Kadı”
Üstelik gidişattan halk memnun…
İşte kanıtı: Yüzde 52!

Kısaca memleket kanla talan ediliyor…
Dün de böyleydi, bugün de…
Hatta yarın da!
Ali Sami Yen ihalesi sürecinde 30 bin imza toplanmıştı…
“Gökdelen yapılmasın, yeşil alan olsun” diye…
Ne ciddiye alan oldu, ne duyan…
Vahşi bir anlayış, dur durak bilmiyor…
Çevreymiş, estetikmiş; bihaber…
Heykeli “ucube” ilân eden zihniyetten başka ne beklenir ki?

Çare?
Maalesef yok, en azından bu düzende yok!
Çünkü ülkeyi yöneten mollalar.
Onların da gündemi “ahirette iman, dünyada mekân”
Mekân dediysem de başınızı sokacak bir fakirhane falan sanmayın…
Gökdelen, plaza, rezidans…
Kısaca Karun kadar servet sahibi olmak!
Sonra da fakirin iftar sofrasına oturup zeytin ekmek yiyerek oy avcılığı yapmak,
on altı milyon Yeşil Kart’lı ve de kadrolu dilenciyle gurur duymak…
Ve daha yüzlerce örnek…
Özetle bu rezilliklerin adı olmuş siyaset…
İki insandan birinin inandığı…
Yükselen değer, yıkılmayan zihniyet!

Evet, ölüm hayatın fıtratı…
Kapanan parantez.
Kamyon yazısı “genç öl, cesedin yakışıklı olsun!” der…
Kur’an’dan fırlayan ayet gibi bu topraklarda zamansız ölür emekçiler…
İki gün acısı sürer…
Ateş düştüğü yeri yakıp her yıl yüzlerce ocak söner…
Ve hayat güle oynaya böyle devam eder…
“Beraber yürüdük biz bu yolları…” şarkısı eşliğinde…
Çünkü bu ülkeyi yönetenler asla utanmazlar…
Kan damlar yüreklere…
Alın terinin onuruyla yükselir binalar…
Temellerinde insan yatar, harcıdır demiridir…
Gökyüzüne uzanan anıt mezarlar tanrıya el sallar…
Bir sitem, bir sitem…
Ne duyan, ne gören…
Hayat acıyla yoğrulmuş bir sonsuzluk…
Gülen onlar, ağlayan hep bizler!

Hiç yorum yok: