bir şair vardı, öğretmen

26 Haziran 2023

"GAMZEDEYİM DEVA BULMAM..."

 


Dün gece keyfim yerindeydi, güzel bir Pazar
günü geçirdim.
Sahnede yine Müzeyyen abla (Senar)…
“Gamzedeyim deva bulmam…” şarkısıyla damar yapıyor.
Kemani Tatyos’un en sevdiğim eserlerinden.
Zaten üstadın mezarını senede birkaç kez ziyaret ederim.
Acıbadem’de, evime yakın…
Sohbetin dibine vururuz, yakın dostu Ahmet Rasim’i
yad ederiz…
Ve onca güçlü mirasına rağmen sonsuzluğa nasıl da
yoksul göçtüğünü sorgularız…
O anlatır, gözlerim nemli ben dinlerim.
Hey gidi Tatyos efendi, senin gibi bu dünyadan geçip gitmek
her kula nasip olmaz…
Onlarca beste, hepsi birbirinden şaheser…
Musikişinasların gönlünde taht kuran büyük usta.
Nurlar içinde yat, toprağın bol olsun.
Bu arada Facebook üzerinden bizim Arman gözüme takıldı.
Samatyalı dostum, yıllardır İsviçre’de yaşıyor.
Hatta o kadar eski ki yakın zamanda emekli oldu.
Ama kutsal suyla olan sarsılmaz bağı devam ediyor.
Ne güzel, açmış yetmişlik Efe’yi…
Tam bir çilingir sofrası, telefondan da Müzeyyen abla…
Patlatıyor şarkıyı: “Gamzedeyim deva bulmam…”
Gözünü sevdiğim teknolojisi, uzakları yakın eden,
kardeşi kardeşle buluşturan olağanüstü güzellikler.
Anında massenger üzerinden buluştuk…
İletişim sağlıklı, ortam samimi…
Pasaport peşinde koşuyormuş.
En kısa sürede memleketine gelecekmiş, İstanbul’a…
Samatya’sına kavuşacakmış.
Peki dedim Arman; “İsviçre vatandaşı değil misin?”
Verdiği cevap beni hayretlere düşürdü.
Dedi ki “Abi ben T.C. vatandaşı bir Ermeni’yim”…
“Asla vatanımdan kopamam…”
Şaşırdım, empati yapıp O’nun yerine kendimi koydum.
Anında İsviçre vatandaşlığına zıplardım…
Ve sahip olduğum itibarlı pasaportla tüm dünyayı dolaşırdım.
Sakın yanlış anlaşılmasın, elbette ülkemi seviyorum ve
bu topraklarda doğduğum için kendimi şanslı addediyorum…
Lâkin başımızdaki şahsın yönetim anlayışına tahammül edemiyorum.
Dünyam kararıyor, afakanlar basıyor…
Ve iyimserliğim, umudum gittikçe dumura uğruyor…
Dolayısıyla fena hâlde bıkmış durumdayım…
Neyse diyelim gelelim Amasya’ya.
Biliyorsunuz son seçimlerde CHP sidik zoruyla bir milletvekili çıkardı.
O da Kurban bayramı vesilesiyle köyüne gelip kurbanını kesti.
Arık dana mı deve mi kesti, orasını bilemem ama bana
“Allah kabul etsin” demek düşer.
Fakat kurban kesimi netice itibariyle dinsel bir ritüeldir.
Aile içinde sessiz sedasız halledilir.
Oysa paylaşılan fotoğrafa baktım, tören mekânı panayır
yerine dönüşmüş.
İlin CHP’lileri tam kadro orada.
Üzüldüm, yaratılan ortamı popülizmin doğal sonucu olarak
gördüğümü ifade ettim.
Ki hâlâ aynı görüşteyim…
Bu arada dostlarımdan ağır eleştireler de aldım…
Derdim değil, varsın konuşsunlar…
Ne de olsa özgürlük sevdalısıyım, hakaret olmadığı sürece
her muhalif görüşe saygı duyarım…
Yeter ki dostluğa kardeşliğe halel gelmesin.
Evet başlıkta ne demiştim…
Gam-zedeyim…
Lütfen ayrı ayrı okuyun, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız…
Deva bulmam bu dünyada…
Çünkü doğuştan muhalifim, Mandıra Filozofu gibi!
Sağlıkla kalın can dostlarım.
Bugünlük bu kadar.
Macit CÜNÜNOĞLU

Hiç yorum yok: