bir şair vardı, öğretmen

20 Temmuz 2014

Macit CÜNÜNOĞLU
20/07/2014 08:45

                       Riyakâr!

A+
A-
Çağımızın en yakışmayanı savaş olsa gerek…
Irak’tan giriş yaptı, Arap Baharı derken dalga dalga yayıldı.
Şimdi de Gazze…
Yalnız güneyimizde mi?
Kırım’ın paylaşımı bile onca kanın dökülmesine neden oldu.
Ya düşürülen Malezya uçağı?
Düşünsenize, çoğu Hollandalı 245 kişi turistik amaçlı yola çıkıyor…
Ve yerden atılan bir füze…
Ölüm havada yakalıyor, en beklenmedik an…
Ne kadar feci, gerçekten sözün bittiği yer!
Artık bu saatten sonra demokrasi konuşmanın, yazmanın lüzumu yok.
Biz ki iyi kötü altmış küsur yıllık tecrübemiz var…
Ve hâlâ yüzümüze gözümüze bulaştırıyoruz…
Arap milleti ne yapsın, Afrikalı ne yapsın?
İş dönüp dolaşıp diktatörlük aşkına dönüşüyor…
Saddam oluyor, Mübarek oluyor, Esad oluyor…
Veya Putin, hatta aday adayı bizimki!
Ortak paydalarına gelince, defalarca yazdık söyledik…
Din ile milliyetçilik.
İnsan haklarıymış, barışmış, evrensel hukukmuş…
Bu kavramlar demokrasinin yozlaştığı topraklara o denli uzak ki.
Çünkü diktatörlerin tek bir hedefi var…
O da ne pahasına olursa olsun iktidarda kalmak!
İşte bu noktada ahlaksızlık başlayıp yalan devreye giriyor.
Rüşvet oluyor, yolsuzluğa bürünüyor, rezillik utanmazlık diz boyu…
Yedi yüz bin liralık kol saatiyle caka atmalar sürebiliyor…
Ve hepsinden önemlisi; hemen hemen her alanda darbe yapılabiliyor…
Örneğin hukuk, örneğin güvenlik…
Bir gecede görevden almalar, sürgünler…
Hukukun ırzına geçildiği süreçler, üstelik kendi evinde…
Adalet saraylarının, Emniyet saraylarının bizatihi içinde!
O nedenledir ki dünyanın gözleri önünde bir buçuk milyon insanın katledildiği
Irak savaşına arka çıkanların bugün bağırıp çağırmaya hakkı yok.
Kaldı ki o topraklarda ölenler de din kardeşleri…
Sonuç itibariyle insan…
Uludere’de bomba yağdırılarak parçalananlar da çoluk çocuk can…
Ya Kuzey’de…
Kırım’da, havada karada yitip gidenler…
İşin içinde ABD ile Rusya oldu mu…
Kuyruk apış arasında, koskoca bir tısss!
Aslında Gazze olayları zamansız oldu…
On bininci kez barış kuralları ihlâl edildi…
Yirmi birinci yüzyılda çok yazık, çağımıza hiç yakışmıyor savaş.
Fakat bizim yalancı pehlivana da iş çıktı…
İç de ve dış da yol açtığı zararlar yetmiyormuş gibi başladı insanlık dersleri vermeye…
Kırk dokuz insanımız esir…
Çıt yok…
Esip gürlüyor…
Yalanın bini bir para…
Arkasında “1 Mart tezkeresi”, “Kanlı Uludere”…
Yine de ötüyor, utanmadan sıkılmadan…
Pişkinlik fıtratına öylesine işlemiş ki…
Dünyasından yalan çıksa anında ölecek!

Hiç yorum yok: