bir şair vardı, öğretmen

13 Ağustos 2011

"YÖN"ü olmayan Muhalefet!

YÖN'ün ilk saysı

Arap ülkelerinin durumunu gördükten sonra acılı, sancılı olsa da mevcut demokrasimize şükrediyor, iyi kötü dört yılda bir sandığa gidiyoruz.
Her ne kadar son üç seçimin mutlak galibi AKP, lâkin “çıkmayan candan umut kesilmez” misâli, CHP’nin neler yapabileceğini merakla bekliyoruz.
Ayrıca koşullar kaliteli muhalefet yapmak için fevkalâde yeterli.
Yeter ki samimî olunsun, istikâmet doğru tespit edilsin.

Evet, istikâmet deyince aklımıza ister istemez 60’lı yıllar ve YÖN dergisi geliyor. 27 Mayıs darbesi sonrası %61,5 oyla kabul edilen “61 Anayasası” solun önünü açıyordu…

İlk sayısı 20 Aralık 1961’de çıkan dergide, altında 531 kişinin imzasının bulunduğu “Aydınlar Ortak Bildirisi” yer aldı. Sonradan bu sayı 1402’ye kadar yükselecekti. Demek 12 Mart darbe düzenin piyasaya sürdüğü 1402 sayılı kanunun esin kaynağı imzacı aydınların sayısıydı…  Ki, 12 Eylül sürecinde gerçekleşen kıyımlarda bir işe yaradı ki, sormayın gitsin!
YÖN dergisinin kuruluşunda “Sol Kemalistler” Doğan Avcıoğlu’nun önderliğinde bir araya geliyordu. İ.Selçuk, S.Aren, M.Soysal, Ş.S.Aydemir, İ.Soysal, İ.Küçükömer, Ç,Altan, S.Hilav, K.Boratav, M.Akyol, N.Berkes, F.Naci, A.Öymen gibi dönemin ünlü isimleri “Yön hareketi”nin çekirdek kadrosunu oluşturuyordu.
Peşinden ülke meselelerine çözüm arayan aydınlar tekrar bir araya gelip “Sosyalist Kültür Derneği”ni kuruyorlardı. (18 Aralık 1962) Kurucular arasında “YÖN” kadrosunun çoğunluğu yer alırken,
DPT Müsteşarı O.N.Torun
DPT Müsteşarı Osman Nuri Torun, Türkkaya Ataöv, şair Hasan Hüseyin, gazeteci Müşerref  Hekimoğlu, Erdoğan Alkin, Cahit Tanyol gibi popüler isimlerde vardı. Fakat en dikkat çekeni de; -kambersiz düğün olur mu- yüksek huzurlarınızda Mahir Kaynak! Herhalde muhbirlik mesleğinin staj dönemleri olsa gerek!

Dikkatinizi çekmiştir, elli yıl öncesinden söz ediyoruz…
Ya günümüzde, AKP’nin önlenemeyen yükselişine demokratik yollardan dur diyebilecek, alternatif projeler üretebilecek, yarınları aydınlatabilecek aydınlarımız neredeler?

RTE’ye mahkûm olan ülkemizde yeni umutlara, inandırıcı muhalefete her zamankinden daha fazla ihtiyaç var…
135 milletvekiliyle parlamentoda temsil edilen “Ana Muhalefet” partisi, 60’lı yılların 15 milletvekilli TİP’i kadar olamıyorsa…

O zaman solun işi kaldı Allah’a!..


4 yorum:

PROMETEUS dedi ki...

Sevgili Üstadım, Bira zamanlar iktidarda bulunan Hökümatın başı namı diğer SÜLEYMAN BABA muhalefette bulunan Ecevit'e demişti ki " adın mülayim sert olsan ne olur ?" Gerçekten de TV kanallarını izlediğimizde bizim paramızla yayın yapan TRT dahil 24 saat Cumhuriyete ve onun yarattığı değerlere sayıp söğenler hızlarını alamayıp "İslamın şartlarını yerine getirmeyenler gözümüzün önünde çekilsin yoksa gereği gibi cezalandırırız" dediğinde mülayim muhalefet bu söylemleri görmezden gelip biz artık laiklikle uğraşmıyoruz aş ve işe bakıyoruz diyorlar...Gördük aş iş projelerinizi...Sağın her rengi % 75 oy topladı...SAYIN MUHALELET UYAN UYAN KONU AŞ İŞ FİLAN DEĞİL ATI ALAN ÜSKÜDARI ÇOKTAN GEÇTİ...BUGÜNLERDE ÜSKÜDAR'DA ELİNDE BİR SU ŞİSESİ İLE YÜRÜ DE BAK BAKAYIM BAŞINA NELER GELECEK...SONUÇ; YA DİNCİ GERİCİ, MÜRTECİYE BİAT EDECEKSİN YA DA GETTOLLARA ÇEKİLİP ONURSUZCA YAŞAYACAKSIN...

Kıbele'nin torunu dedi ki...

Sevgili Prometheus,

Doksan yıllık kinden, hesaplaşmadan söz ediyorsunuz.
Sağolsun ülkemizin sağı, solu hatta kışlası…
Elbirliği içinde iktidara taşıdılar karanlığı!
Sahi sizin çağlarda (Antik devirler) böylesi kavgalar var mıydı?
XXI. yüzyıl Anadolu'sunda olan bitene ne diyor Sokrat Babalar,
Eflatun Amcalar, Aristo Abiler?
Bir de hemşerim Diyojen ne yapıyor?..
Yoksa elinde fener AVM…AVM dolaşıp hâlâ insan mı arıyor?
En derin saygılarımla Üstâd Pro. Kardeşim.
Kalınız sağlıcakla.
Öptüm.

PROMETEUS dedi ki...

Kibele Anacığım...Doksan yılıdır laikliğe duyulan kin ve o kin ile elde edilen güç laik düzeni sonlandırmak için son darbeyi önümüzdeki beş yıl içinde mutlak bir biçimde vuracak...Ancak biz aymaz ve karınca ezmez laikler ile yalancı iki yüzlü liberaller geç de olsa olsa uyanacak sanal alemden ve AVM lerden dışarı çıkacağız...Artık o son hesaplaşmada kim kimi yener ise...Ama hemşerin Heredot ne demiş; tarihin şaşmaz sarkacı zaman zaman geriye doğru kaysa da uzun erimde sarkaç hep ileri doğru gitmiştir...Biz o günleri göremesek de aydınlık karanlığa karşı galebe gelecektir. YAŞASIN AVM GÜÇ BİRLİĞİ:))

Kibele'nin torunu dedi ki...

AVM Güçbirliği” üyesi sevgili Prometheus,
Kusura bakmayın ama siz daha “Kapitalizmi” tanımamışsınız…
Önce insanın dış görünüşünü teslim alıyor, sonra yaşamını…
En sonunda da ruhunu!
İnsanoğlunu AVM’den çıkarmayı kolay mı sanıyorsunuz?..
Yıkılmaz denilen sistemler yerle bir oldu…
İnsanlık âlemi nice idealistler gördü, hepsi Mevlâna'nın semâzenlerine döndü!

Necip halkımız kredi kartından bir gün vaz geçsin,
yüzde doksanının ocağına incir ağacı dikilmez mi?
Ya, işte böyle değerli üstâd Pro.
Saygılarımla.