bir şair vardı, öğretmen

26 Ocak 2018

Kadıköy'den...

Özgürlük Parkı'ndan...










Kadıköy'e ilk 1969 yılında geldim.
O tarihlerde İstanbul'un nüfusu 2,5 milyon civarında.
Özellikle Anadolu yakasında köşkler varlığını sürdürüyor.
Bahçeler içinde harikâ yapılar.
Şimdilerde kalan az sayıdaki evlerin önünde 
fotoğrafçılar
gelin damat pozları çekiyorlar.
Çünkü kapılar ferforje, fonda süs havuzları var.
Âdeta sanat şaheserleri.
Çabuk harcandı çabuk.
Rant uğruna estetik her türlü değerin üzerine saldırıldı.
Ve şimdi Kadıköy gökdelenler semti.

Aslında medeniyet bu değil ama ne yaparsınız.
Ülke yöneticilerinin tercihi.
Bir avuç maganda belediyeleri ele geçirip at oynatıyorlar.
İnatları da hâlâ sürüyor.
Dertleri kalan üç beş yere cami yapmak.
Çamlıca'dan sonra gözlerini Kadıköy sahiline dikmişler...
Devasa bir mabet yapmayı hedefliyorlar.

Hiç endişeniz olmasın; gerçekleştirirler.
Zihniyet Vandalizmden beslenince Ayasofya'yı da
müze olmaktan çıkarırlar, Kariye'yi de, Aya İrini'yi de.
Dünya mirasıymış, bin beş yüz yıllıkmış...
Kimin umurunda?

Aslında iktidar son on beş yıldır oksijenimizi zehirledi.
Nefes almak zorlaştı, özgür düşünceler baskı altına alındı.
Artık gülümsemek güç...
Ancak yüzde elli mutlu...
Üstelik başarılı da buluyorlar.
Sanki başka dünyalarda yaşıyoruz...
Duyarlı bir kesim yeşil derken onlar kefen gösteriyor...
Ve tanrı yerine betona sarılıyorlar...
Yazık, çok yazık...
Fakat gün gelecek yükselen binalar hepimizin üzerine çökecek.

Macit CÜNÜNOĞLU

Hiç yorum yok: