bir şair vardı, öğretmen

06 Temmuz 2017

İnsanlık onuru




Açlık grevinde dört ayı geride bırakan Nuriye ile Semih

artık yürüyemiyormuş.
Düştükleri duruma kader kurbanları demeyelim de, hukukun
sefaleti diyelim.
Saray her geçen gün azgınlaşıp zalimleşiyor.
Merhamet, vicdan rastgele...
Âdeta Arap şeyhleriyle yarışıyor.

Zaten bu saatten sonra demokrasiden, adaletten söz etmenin de
faydası yok.
Sistem ipten kurtulmuş azgın boğa gibi bir yerlere koşuyor.
Tanrı sonumuzu korusun.
Belki de ülkemizi Suriye'nin akıbeti bekliyor...
Hele Barzani referandumunu yapıp devletini kursun...
Bakalım nasıl bir coğrafya karşımıza çıkacak?

Bu arada Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşü işe yarar mı?
Hiç sanmam, ancak boş oturmaktansa iyidir.
En azından Batı'ya sesleniş...
Hatta haykırış;
"görün hâlimizi, insan haklarına bile muhtaç kaldık"
dercesine.


Evet, umutların tükendiği noktadayız.
Ortada muhalefet de kalmadı.
Birazcık CHP ile kıyıma uğrayan HDP.
Geriye kalan Devlet ile Doğu'yu bağla, koy sepete.
İkisi de iktidar uşağı...
Rezilcesine, utanmazca.

Hâlbuki açık alınla çıkmıştık yola...
Yüreğimizde M. Kemal sevgisi...
Ülkümüz Cumhuriyet'i yaşatmak.
Hepsi yalan oldu.
Şimdi İmam-Hatip gerçeğiyle boğuşuyoruz.
İktidarda kapkaranlık zihniyet...
Elbette kavgamız sürecek...
İnsanlık onuru galip gelene kadar ama...


Macit CÜNÜNOĞLU

Hiç yorum yok: