bir şair vardı, öğretmen

29 Ocak 2012

İsmail Cem

.

Değerli İsmail Cem’i 24 Ocak 2007’de kaybettik…
Beş yıl olmuş.
Sevgili Uğur Mumcu’nun katlediliş tarihine denk düşünce
parçalanan yüreklerimiz Uğur’umuz için atıyor, karanlık katillerini lânetliyoruz.


Neyse ki cenazelerin kadrolu elemanı Mustafa Sarıgül var…
Cem’in ailesiyle birlikte mezarı başındaki anma törenine katılmış…
Yoksa tümden unutmuştuk.
Özellikle dışişlerinde Davutoğlu’nun üstün başarılarını gördükten sonra(!)


Ne zarif bir kişilikti, ne kadar sade ve mütevazıydı…
Hele Yunan meslektaşı Papandreu ile sirtaki oynaması, kadeh tokuşturması…
Hafızalarımıza kazınmış enstantaneler, yaşadığımız günlere o denli uzak ki!


Benim kuşağım İsmail Cem’i “Türkiye’de geri kalmışlığın tarihi” adlı
kitabıyla tanıdı. İlk baskısı Şubat 1970’de yapılan eser aydınlanmanın
kilometre taşlarından biri kabul ediliyordu.

Doğan Avcıoğlu’nun çok ses getiren “Türkiye’nin düzeni”yle birlikte
(1968), siyasî gençlik devrim aşkıyla harıl harıl dersine çalışıyordu.

Bilâhare Cem’in TRT Genel Müdürlüğü’ne atanması (1974-75) kurumda radikal
dönüşümlerin başlamasına neden oluyor ve devlet televizyonu halkın sesi olma
yolunda büyük başarılara imza atıyordu.


Sonrası malûm, kurulan MC iktidarı ilk iş olarak İsmail Cem’i hukuk kurallarını
çiğneyerek görevinden uzaklaştırdı...
Ve Cem’in “Politika” yılları… Kurduğu gazete dönemin etkili yayın organı olarak
basın tarihindeki saygın yerini alıyordu.


12 Eylül sonrası SHP çatısı altında milletvekili seçilen Cem (1987) tekrar açılan
CHP saflarında Baykal’ın kankası rolünü üstlenerek siyasete devam ediyordu.
“Yeni Sol”, “Anadolu modeli” türünden bitkisel hayattaki sosyal demokrat ideolojiye
hayat öpücükleri kondurmayı denediyse de Baykal’ın klasik manevraları sonucu
soluğu efsanevî lider Bülent Ecevit’in yanında aldı!


Parlak sayılabilecek hariciyecilik sürecinden sonra Hüsam’ın aklına uyup
Derviş rüzgârlarını arkasına alarak tükenen Ecevit’i by by’ladı!
Yeni parti denemeleri ve girilen ilk seçimde uyanık seçmenden kırmızı kartı görüp
son kez baba ocağı CHP'ye geri postalandı!


Nihayetin de illet hastalık, hüzünlü son…
İsmail Cem siyasî hayatımızın marka değeri yüksek önemli
şahsiyetlerinin başında gelir…
Rafine burjuva, entelektüel, Anglosakson politikacı tipinin nadide örneği…


Sonuç itibariyle nasıl ki değerli Uğur Mumcu’yu özlüyoruz…
Cıvık medyamızda, cambazların cirit attığı, çıkarlar uğruna kalemlerin satıldığı…
Aynı şekilde sevgili Cem’i de özlüyoruz…
Dini, mezhebi, milliyeti siyasetin vitrini hâline getiren bezirgânlar dünyasında!


Yıllar önce geride bıraktıklarına İsmail Cem
“Veda” adlı şiirinde şöyle sesleniyordu;


“Boşa geçmedi hayatım
Daha fazlası olabilirdi ama
'Buna da şükür' demeliyim
İşte sevgili dostlar
Ben böyle veda etmeliyim.”


Nurlar içinde yat büyük İNSAN…
Saygıyla.


www.gazetemen.com

.

Hiç yorum yok: