bir şair vardı, öğretmen

16 Ağustos 2019

Bir efsane, Harun Karadeniz


Görüntünün olası içeriği: 3 kişi, ayakta duran insanlar ve açık hava


Dün Harun Karadeniz'in ölüm yıl dönümüydü.

68 kuşağının öncülerinden, İTÜ İnşaat Fakültesi öğrencisi,
ANT dergisi yazarlarından.
Müthiş bir beyin, tam bir entelektüel.
Ayrıca yayımlanmış bir kaç kitabı da var.
Elli yıla yakın süredir sürgünde yaşayan değerli Doğan Özgüden
geçenlerde Harun'un bir makalesine Face sayfasında yer verdi.
Başlığı "Ekonomi Politik"...
Yazı âdeta ders niteliğinde, eğitici öğretici.
Hatırlıyorum da gençlik yıllarımızda ne kadar da çok ilgi
duyardık üretim çarkının işleyiş biçimine.
Hepimiz birer Marx kesilip "artı değer" denilen kafirin 
paylaşımı üzerine kafa yorardık.
Kendimizce ciddi ciddi formüller üretirdik.
"Hammadde+Enerji+Fabrika+İş gücü"; bir türlü sermaye
sınıfına yer bulamazdık!
Daha doğrusu beynimizdeki sosyalizmi hayâllerimizde 
çoktan inşa etmiştik.
Geriye de sadece devrim yapmak kalıyordu.
Metod belliydi, "halk için halka rağmen!"
Kısaca Lenin ustanın izindeydik.

Olmadı tabi, adam gibi yenildik.
Önce 12 Mart, sonra 12 Eylül üzerimizden geçip 
silindir gibi ezdi.
Çok ocaklar söndürdü, insanlık tarihinin en kanlı 
darbelerine dönüştü.
Hele Harun, mahpustayken kanser oldu, zalimler tedavisine
izin bile vermedi.
Bir kolu kesildi, ama o yılmadan mücadeleye devam etti.
Hiç unutmam, Kadıköy Osman Ağa camisindeki cenaze 
törenine katılmıştım, 1975 yılı, öldüğünde 23 yaşındaydı.
Karaca Ahmet mezarlığında toprağa verirken hepimizin
gözleri yaşlıydı.

Aslında yazılacak çok hikâye var.
Pek çoğu hüzün ve acı dolu.
Ayrıca hatırlamak bile insanı yoruyor.
Kimileri tatlı anılarını biriktirir...
Bizler ise insanlık tarihinin en trajik sahnelerini hafızamıza
yazmışız, hiç silinmeyen.

Bir kez daha nurlar içinde yat Harun, seni asla unutmadık,
U N U T M A Y A C A Ğ I Z  D A.

Macit CÜNÜNOĞLU


Hiç yorum yok: