bir şair vardı, öğretmen

21 Şubat 2019

Can'ın çığlığı

Şerafettin Can ATALAY







Avukat Şerafettin Can Atalay ekranlarda konuşuyor;
"Gezi karalanamaz..."
Aslanım benim, Mustafa'nın oğlu...
Annesi Şükran, dayısı Kemal...
Ve amcası katledilen Amasya TİP İl Başkanı Şerafettin abi.
Diğer amcası da dünya tatlısı Hüseyin...
12 Mart'ın devrimci subaylarından...
Nurlar içinde yatsın, özel mi özeldi.
Evladımıza ağırlaştırılmış müebbet istemişler...
Suçu devleti ortadan kaldırmak!
Vay be, ne ülkeymişiz?
Evet, üç beş ağaç için ayaklandık...
Elimizde karanfil, yüreğimizde özgürlük...
Sevdamız demokrasi, ruhumuzda insanlık onuru...
Al sana kurşun, al sana mahpus...
Altı yıl sonra kurban arayan gözü dönmüş zalimler...
İşimiz zor usta, hem de çok zor...
Adaleti inek içti, hukuk dağa kaçtı...
Memleketin üzerine saray çöktü...
Vay benim köse sakalım vay!

İçim acıyor içim...
Düşünüyorum taşınıyorum...
"Nasıl çıkacak karanlıklar aydınlığa?"
Aslında soracak o kadar çok hesabımız var ki...
Maraş'tan Çorum'a...
1 Mayıs'tan Sivas'a...
Yangın yeri günler, haftalar, aylar, yıllar...
Kanla tarih yazılıyor...
Soma'da, Ankara'da.
Avukat Can haykırıyor;
"Gezi bu toprakların umududur."
İnşallah haklı çıkarsın çocuk...
Yoksa kahrolacağız...
Kavala içerde, Dündar sürgünde...
Bir de sen...
Tanrım yardım et...
Artık nefes alamıyorum!

Macit CÜNÜNOĞLU

Hiç yorum yok: