bir şair vardı, öğretmen

28 Kasım 2017

Zarrabcığıma mektup!

Macit CÜNÜNOĞLU




Zarrap rüzgârı esmeye devam ediyor.
Son olarak sanıklıktan tanıklığa terfi etmiş.
Demek ki ötecek!
Oysa iktidara göre "Millî Dava"mızdı.
Peki, millî tanığımız memleket sırlarını ifşa ederse?
Örneğin İran ticareti bahane edilerek elde edilen
200 milyar dolarlık servetin nasıl paylaşıldığını!
Öyle ya, Zarrab'ın villalarını, yatlarını, lüks yaşamını anladık...
Geriye kalan o muazzam rant gelirleri n'oldu?
İktidar ve kabine üyeleri arasında nasıl dağıldı?
Kol saatinden, ayakkabı kutusundan öte işler!
Hadi aslanım, bir öt...
Nasıl olsa ABD'nin şefkatli kollarındasın...
125 yıllık cezadan da kurtuldun...
Banka müdürü de göt altına gitti...
Öyleyse davadan sıyırtmaya az kaldı.
Çabuk yurda dön, Ebru ablamızı kocasız bırakma!

Ayrıca statünde değişti.
Artık millî iş adamısın, arkanda Saray ve iktidar...
Kim tutar seni?
Gözü karalığınla bütün ambargoları delersin.
İstersen Kuzey Kore'ye, Küba'ya fındık fıstık bile ihraç edersin.
Zaten hayat bir tiyatro...
Hele AKP iktidarında...
Bugün antiemperyalist, yarın Amerika'nın kulu kölesi olursun.
Anlayacağın konjonktüre bağlı...
Bir de içteki siyasî propagandalara...
Necip halkımızın atar damarı çoktan kapanmış...
Yalnızca topları işliyor ve Büyük Reisleri ne şırınga ederse
bünyesine alıyor.

Yalanın, talanın bini bir para.
Din denilen iman meselesi her derde deva...
Takviyede bayrak...
Özetle Zarrap, ülke bıraktığın gibi.
Ne yap ne et, çabuk dön.
Kaldığın yerden yola devam...
Yoksa mamaları biten köpeklerin ayaklanacak...
İşte o zaman yandı keten helva!

Hiç yorum yok: