bir şair vardı, öğretmen

23 Aralık 2015

Sonbahar Güneşi

Burgaz
















Siyasetin çürümüş labirentlerinden sıyrılıp birazcık nefes almak,
birazcık hayatın derinliklerine dalmak...
Yorgun ruhuma öyle iyi geliyor ki...
Durmak yok, ver elini Burgaz.
Sait Faik'ten mi nedendir bilinmez; bu adayı çok seviyorum.
Sanki kurtarılmış bölge.
Yalnızlık, sessizlik orada...
Ve yeniden tazelenmek, yaşam sevincinin coşkusunu hissetmek...
İşte hayat, işte umut!

Kaç kere turladım bilmem...
Köşklerin arasında ağır ağır ilerlemek...
Ada sakinleriyle selâmlaşmak...
Solmuş begonvillere, mimozalara gülümsemek...
Hepsi o kadar güzel ki...
Mutlu olmamak için hiçbir sebep yok.

Hele martılar...
Burada yaşayanlar başka havadalar.
Sanki kanatları birer dost eli...
Çilingir sofrası arkadaşı lezzetinde...
Büyük bir iştahla sohbete hazırlar.

Evet, kimi Eyüp Sultan'a gider...
Duaları kabûl olsun diye...
Kimi Umre'ye...
Yüklü günâhlarından arınsın diye.
Bense haftada en az bir kez Burgaz'ın yolunu tutuyorum...
Kulağımda müziğim; çocuk gönlüm şenlensin diye!

Hayat bütün hızıyla akıp gidiyor dostlar...
2018 de kapıya dayandı.
Yeni bir yıl...
Yeni sevinçler, yeni umutlar...
Kısaca herşey yeni.
Ya biz?
Feleğin çemberinden süzülerek gelen kuşağımız...
Ne acılar gördük, ne tecrübeler edindik.
Etrafımızda paylaşacak kimse yok.
Koskoca bir yalnızlık masalı...
Bazen iyi, bazen dayanılmaz...
Elbette nerden baktığınıza bağlı...
Ben Burgaz'dayım...
Deniz kenarında balıkçı arkadaşlarla şarap içeceğiz...
Yanıbaşımızda yoldaşımız martılar...
Kanat çırpıyorlar...
Sonbahar güneşini selâmlamak için!

Macit CÜNÜNOĞLU


Hiç yorum yok: