bir şair vardı, öğretmen

09 Şubat 2012

Siyasetin Ahlâkla Dansı!

.

“Ucu ormana açık” deyimini duymuşsunuzdur…
Sınırları belli olmayan anlamında kullanılır.
Meselâ bir mevzuu açarsınız, noktanın konulacağı zaman dilimi belirsizdir…

Aynen RTE Bey’in yaptığı gibi.

Bu metodu çok sevdi, hatta müptelâsı oldu.
Karşılığı olan damar yakaladıysa, Erzurum çökeleği gibi sündürmekten
fevkalâde keyif alyor.


Ayrıca gündemi -muhalefetin desteğiyle- kendi belirlediği için
konu sıkıntısı çekilmiyor, aklına her geleni piyasaya sürebiliyor…
Ülkenin gerçek dertlerine -aş ve iş sorunu- dokunmamak şartıyla…

Mutlak iktidar olmak demek ki böyle bir şey!

Netameli Uludere vakası komisyonda…
Sorkozy’ye gıyaben mahkûmiyet, Egemen showda…
Amerikalı Paul'ün ağzının payı tamam…

Sırada ne var? O da “Din ve ahlâk”.

Tartışalım, nasıl olsa beyefendinin “Ustalık” döneminde…
Cumhurbaşkanlığının arifesindeyiz!
Giderayak herkes eteğindeki taşı dökecek, içindeki kini kusacak.

Madem “ileri demokrasi”de yaşıyoruz, sallayacaksın değerleri…
Cumhuriyet’i, M.Kemal’i ki; ses getirsin, sarsılsın sistem temellerinden!


Evet, “ahlâk” hassas ve önemli, kaynağını dinde ararsan daha da çetrefilli…
İşin içine tarih, felsefe, sosyoloji, ilâhiyat, şeriat, siyaset…
Bir de ulemanın, hünkârımızın yüksek görüşleri giriyor!
Çünkü gençliğimizin yarınlarına karar verilecek.

İşte bu nedenle karşımızda iki yol, iki tercih;

A- Muhafazakâr dindarlık.
B- Ateizm-tinercilik.


Allah allah, ne enteresan seçenekler.
Üstelik yirmi birinci yüzyılda…
Bilgi çağında, küresel dünyada!


Neyse, toplum mühendisi Başbakanımız diyorsa elbet bir bildiği vardır…
Boru mu yüzde 50 oy almak, toplumun yarısının sevgisine mazhar olmak?
Peki, n’olacak şimdi?
Sunulan iki hayat tarzından başka bir yol kalmadı mı?
Yetiştirdiğim evlâtlarımdan vazgeçtim bari torunların geleceğini kurtarsak.


Tinerciliğin ne b.k olduğunu bilir, ateizmden çakmam…
Muhafazakâr dindarlıktan kasıt nedir?
Sınırları var mıdır, son noktası Cüppeli midir?
Şarabı sever, mecnunluktan hoşlanırız…
Bulursak parayı jet-skiye de bineriz ama…
Yine de böylesi derin mevzuları tartışmak lâzım.


Zaten toplumumuzun başına ne geldiyse CHP yüzünden geldi…
Hele o tek adamlar yok mu?
Camileri yıkıp tahıl ambarı yapanlar, ekmeği karneyle dağıtanlar…
Ateist, teist, deist, agnostik, tinerci, hapçı, eksantrik nesil yetiştirenler…
Yatacak yerleri yok valla!


Halbuki günümüzde öyle mi?
Sarıldın mı dine, gittin mi umreye…
“Açıl susam açıl”…


Benim gençliğimde Leyla Sayar vardı, dansöz…
Şuh ve güzel kadındı…
Bir de Kudret Abi (Şandra), dansöz hocası, civanmert delikanlıydı…
Yıllar sonra duydum ki, ikisi de hidayete ermişler…

Çok merak eder dururum, son hâllerini gören bilen varsa insaniyet namına
iki satır meyil atsınlar posta kutucuğuma!


Not: Kusura bakmayın mevzuyu dağıttık, ne yapalım konu elastiki ve hassas.

www.gazetemen.com

.

Hiç yorum yok: