bir şair vardı, öğretmen

05 Şubat 2012

Samîmiyet Sınavı!

.

Saçma gelebilir ama uzun zamandır gündeme getirmeye
cesaret edemediğim sorumun cevabını buldum…
Hem de vatan topraklarında, Fethiye’de.


Yalnız bugüne kadar cevaplayamadığım sorumu öncelikle açıklayayım…
Evet, ülkemizde olası bir koalisyon şartları oluşursa;


A- CHP+MHP
B- AKP+CHP iktidarını mı tercih edersiniz?


Benim cevabım; işkencecilerini bağışlayan rahmetli İlhan Abi’ye inat “B” şıkkı…
Yanlış okumuyorsunuz, açık yüreklilikle yazıyorum, favorim AKP ile CHP…
Üstelik sabah/akşam iktidarı, RTE’yi eleştiren…
“Yetmez ama Evet”çi olmayan sıradan bir vatandaş olarak.


Gelelim gerekçeme;

En taze olanından başlayayım…
Fethiye Belediye Meclisi’nin muhalif üyeleri, dönemin ruhuna uygun olarak
Kenan Evren caddesinin adını değiştirmek istemişler…
Ne var bunda, elbette alkışlanacak bir tutum…
Ve demokratik nizâm içinde mecliste oylama yapılmış…


İşte sonuç:

CHP+AKP’lilerin 10 “Evet” oy’una karşılık
MHP’li üyelerin 11 oyuyla öneri “Ret” edilmiş!

Buyrun cenaze namazına, buyrun arabesk demokrasiye…

Bir de MHP’li başkan demez mi;

Geçmişi yargılamayı bırakalım, 12 Eylül’de 45 gün işkence görüp 4 ay hapis yattım…
O nedenle Kenan Evren’e çok kızgınım…
Korkumdan 12 Eylül Anayasası’na EVET dedim…
Adam zaten 90’ını geçti, bu saatten sonra yargılansa ne olur, yargılanmasa ne olur
?”.


Tamam, işkence görmüş bir kişisin, yitirdiğin arkadaşlarına saygı, en azından
siyasî ahlâk bakımından 12 Eylül’ün izlerini temizlemen gerekmez miydi yiğit Başkan?
Çamura yatmak, kıvırtmak, lâfazanlık yakışıyor mu senin gibi bir Bozkurt’a?


Ha, 12 Eylül mahkeme salonlarından seslenen ebedî lideriniz gibi düşünüyorsan haklısın…
Ne demişti Türkeş; “Fikirlerimiz iktidarda, biz içerdeyiz!”.

Genel merkezinizde aynı kafada olacak ki her konuda iktidarla aynı fikirde.

Asıyor kesiyor, ip atıyor, sesleri çok çıkıyor ama…
Cumhurbaşkanlığı seçiminden türbana kadar her konuda
AKP’nin stepnesi olmaktan geri durmuyor!
Bekleyip görelim, bakalım daha ne marifetler sergileyecekler?
Nokta!


Şimdiii, madem MHP’yi ayrı tutup AKP+CHP koalisyonu önerdim…
Hayâl bu ya, oldu olacak bir de Bakanlar Kurulu pazarlığı yapayım…
Özellikle sol kulvardan gelen bir kişi olarak!


Bilhâssa iki bakanlığın altını çizmek isterim…
Birincisi Maliye, ikincisi Millî Eğitim.
Bu ikisini CHP alsın, geri kalanı AKP’ye kalsın…

Görün bakalım Türkiye’nin geleceğini?
Davut hariciyede , İdris dahiliyede…
O zaman emperyal güçtür Türkiye, kesin ilk üçte!


Zaten başyazarımıza göre; içte dışta bölgede Kandil’de no problem…
Peki, uzlaşır mı AKP?
Bilemem, yalnız şunu derim;
“İsteyeninin bir yüzü, vermeyenin iki yüzü …”
Eh, oryantalizmin-devrimciliğin en kralı iktidarda!


Ne dersiniz, yanılıyor muyum…
Yoksa darı ambarında mıyım?
Bilhassa CHP’nin son hâllerini gördükten sonra…
Vaziyet umutsuz vaka!


Not: Ola ki bir koalisyon gerçekleşir...
Maliye'de Kamer Genç, Millî Eğitim'de soyadıyla mûsemma
Adnan Keskin'i tek geçerim.


www.gazetemen.com

.

Hiç yorum yok: