bir şair vardı, öğretmen

22 Nisan 2017

41 yıl önce...

Macit CÜNÜNOĞLU
Bugün oğlumuz oldu.
Adını Çağdaş koyduk.
Altı yıl sonra da annesini kaybettik.
Acı yıllardı.
Siyaset hayatımızı belirlemişti.
"Ben" duygusu yoktu; "Biz" vardık.
Hâlbuki insan öncelikle kendisini, sonra ailesini sevmeli.
Nerdeee?
Varsa yoksa politika.
Bir boka yarasa!
Gûya devrim yapacaktık.
Sosyalist devrim.
Sonuç ortada.
İktidarı dinci faşizme teslim ettik!
Neyse.
Bu da "gelip geçer" deyip umut tazeleyelim.
Yalnız dünyalı insanların işi zor.
Öncelikle özgürlük meselesi...
Elbette kafamızda silah, ensemizde dipçik yok.
Yine de ruh hâlimiz kötü.
Dışardayken tutuklu hissetme durumu.


Hapishaneler namuslu aydınlarla dolu.

İçimiz sızlıyor.
Fethullahçılık yaftasıyla yargılanıyorlar.
Biliyorum ve de eminim.
Çünkü pek çoğunu yazılarından izlerdim; ateistler.
Ancak faşizm böyle bir şey.
Akıl, mantık, hukuk tedavûlden kalkıyor.
Vellhasılı kelâm karanlık günlerden geçiyoruz.
Umutlu olmak için neden çok, umutsuz olmak için
daha fazlası.
Yine de insanlık tarihi yolumuzu aydınlatıyor.
Nice diktatörler, nice Ortaçağlar gördük.
Bu dünya ne Sezar'a, ne Hitler'e, ne de Stalin'e kaldı.
Devir meselesi
En güzeli demokrasi.
Çörçil Amcamın söylediği gibi;
"Daha iyisi bulunana kadar."

Hiç yorum yok: