bir şair vardı, öğretmen

02 Ocak 2016

Anılar

Macit CÜNÜNOĞLU










Her kar yağışında çocukluğuma giderim, Amasya'ya.
Şehrin en önemli kayak pisti Pirler yokuşu...
Vali konağından başlar, Selağzı'nda sonlanırdı.
Ve kentin ne kadar yaramaz, afacan çocuğu var; hepsi orda.
Tabii irili ufaklı kızaklarıyla.
Aman tanrım, ne doyumsuz eğlence.
Günümüzün en değerli oyuncağı bile o kadar heyecan uyandırmaz...
Hayatın içindesin ve onlarca arkadaşınla birlikte spor yapıyorsun...
Üstelik yüzlerce metre kayarak.

Demek ki çağımızla en temel fark...
İnsan faktörü.
Şimdiki çocuklar yalnız, mahalleleri yok artık.
Beton canavarı kaplamış her tarafı, parklar yollar araba işgâli altında.
Hayat dört duvar arasında seyrediyor...
Saksıdaki çiçek misâli!

Tabii insan ona göre yetişiyor...
Yüksek sesle "ben" demeyi öğrenmiş nesiller...
Bizlerin sümüklü, ezik hâlinden o kadar uzak ki.
Belki bugün daha güzeldir, daha doğrudur.
Kim bilir?
Yine de özgüven açısından bambaşka hayatlar yaşadık.
Yüzmeyi azgın sularda (Yeşilırmak), ayakta kalmayı
dağlara tırmanarak öğrendik.
Minik cep harçlıklarımızla langırt oynayıp bilardo masasının
başına geçtik...
Maksat çabuk büyüyüp genç abilerimizin arasına karışmak.
Kahvehaneye terfii edip domino, tavla partilerine katılmak...
Bir üst aşamada da yeşil çuhalarla kaplı masalarda iskambil çevirmek...
Bakar mısınız hayâllerimize...
Torunlarım için asla düşünemeyeceğim!

Nihayetin de büyüdük tabii...
Yaş geldi on sekize...
Öğretmenim, belimde Belçika Onlusu tabanca...
Markası: Browning...
Atış talimleri yapıyorum...
Hedefim memleketi kurtarmak...
Benim gibi barışsever gencin silahla ne işi var demeyin...
Soldan esiyor rüzgâr.
Che öleli (katledileli) bir yıl olmuş...
Damarlardaki kan deli akıyor...
Ve Ankara'daki iktidar teslim olmayı bekliyor!
Gençlik ayaklanmış...
"Bağımsız Türkiye" sloganlarıyla Samsun'dan Başkent'e yürüyor.
Of ulan offf!
Ne müthiş yıllardı.
Keşke zaman tüneliyle ışınlanıp o devirlere gidebilsek...
Bir kez daha devrim yapsak...
Bir kez daha yenilsek...
Ama adam gibi!

İşte, her kar yağışında bunlar geliyor aklıma...
Biraz çocukluk anıları, çokça gençliğim...
Gözlerim nemleniyor...
Selâm gönderiyorum yitirdiğim yoldaşlarıma...
Denizlere, Mahirlere...
Keşke hep beraber aynı pencereden bakabilseydik hayata...
Kar yağıyor dışarda!

Hiç yorum yok: