bir şair vardı, öğretmen

23 Eylül 2013

"Çarşı"

Macit CÜNÜNOĞLU
23/09/2013 19:11

 

 
 
Sosyal medyayla ilişkisi olan herkes “Çarşı” grubunu tanır.
Kurucusu, yöneticisi kimdir bilinmez.
Hayalet gibi bir şey, hem var hem yoklar.
Yalnız bir özellikleri var ki, klasik taraftardan öte…
Mizah yapıyorlar, hayatı tiye alıyorlar…
Kısaca lâfı doksana takıyorlar!

Bu grup Beşiktaşlı…
Bir de her şeye karşı!
Daha doğrusu müthiş bir akıl süzgeçleri var…
Basmadı mı kafaları, basıyorlar kalayı…
İncitmeden, örselemeden, okşar gibi!

Böylesi gruba can kurban…
Üstelik kitlesel, arkasında milyonlar.
Damarlarında siyah beyaz renkler…
Aynı zamanda centilmen, fair playler.
Yalnız bir kusurları var, hoş görülmeyen bağışlanmayan…
O da sultanı ve iktidarını sevmiyorlar.
Zorla güzellik olmaz ya, nedendir bilinmez…
Gıcık oluyorlar işte.

Vay sen misin?
Taksim Gezi’de boy gösteren?
Bittiler…
Kimin gözünde?
Sultanın…
Ve o andan itibaren başladı hisseli harikalar kumpanyası.

“Çarşı” oldu tu kaka.
Ne anarşistliği kaldı ne terörü…
Gezi’nin sembolü, başkaldırının bayrağı…
“Her yer Taksim, her yer direniş”in bir numaralı örgütleyicisi…
Ülkenin başında ne kadar dolaşıyorsa belâ…
Bilin ki “Çarşı” vardır mutlaka!

Kim söylüyor, kim yazıp çiziyor?
Dedik ya, kumpanyanın hisseli çocukları!
Koro hâlinde giydiriyorlar “Çarşı”ya;
“Sizi gidi sizi, CHP’nin çapulcuları!”
“DHKP-C militanları…”
“Görürsünüz dünyanın kaç bucak olduğunu!”

Ve uzayıp gidiyor böylesi nefret söylemleri.

Hikâye bu…
İzlediğimiz cambazın maceraları…
Maçtaki olaylar bahane…
1453 sürülmüştür piyasaya…
Tekbir getiren civanmertler…
Ustalık dönemi ürünleri…
Siyasetleri kara…
Yürekleri kara…
Ülkenin içine etmekte ustalar!

Not: Bekleyin görün, hikâyemizde daha ne maceralar var.

Hiç yorum yok: