bir şair vardı, öğretmen

29 Temmuz 2012

Tuna'ya Çağrı!

.
Basının armadası Tuna’yı da harcadı.
Hürriyet'le yazar Kiremitçi’den söz ediyorum.
Yalnız Tuna Kiremitçi’nin kırmızı kart görmesi ilginç…
Daha doğrusu teamüllere uymuyor…
Yargısız infaz, bir gecede defterini dürmüşler!

O da bu duruma itiraz ediyor…
Mahkemeye gitmiş, onurunun zedelendiği iddiasıyla “1 TL”lik dava açmış.
Aslında iyi yapmış, ne yani, Armada gemisi dediysek çalışanlar safra mı?
Sorgusuz suâlsiz denizlere at!

Farkında mısınız, son yıllarda Hürriyet’e bir hâller oldu…
Devr-î Zaman’ı geçelim, Posta birinci Hürriyet ikinci…
Tiraj açısından en istikrarlı gazete!

Buna rağmen Emin’i postaladılar…
Ki zaten gazetenin adıyla müsemma değildi, yaptığı “Bekçi Murtaza”lıktı.
Peşinden göbeğini kaşıyan Bekir şutlandı, kimseyi şaşırtmadı.
Bilâhare amigo Tufan, Dr.Cüneyt…
Keskin sosyalist İnce’yle soldan çarklı Hadi’nin gidişi son perde derken…
Şimdi de aşkın kalemi Tuna!

Üstelik genç arkadaş ana gazetede de yazmıyor…
Çıtır çerez magazin ilâvesinde, Kelebek’te yazıyor.
İyi de yazıyor; kadından yardan evlilikten çocuktan sanattan motordan seyahatten…
Bulgaristan dahil (son sevgilisinin memleketi) daha neler neler!
Ha bir de -sık olmasa da- siyasetten söz ediyor.

Sıkı bir Atatürkçü sapına kadar ulusalcı…
Dolayısıyla iktidardan hoşnut olduğu söylenemez.
Ûslubu naif edebî şiirsel, Emin-Bekir-Yılmaz üçlüsüne benzemez.
Ne yalan söyleyeyim onların dilini rahmetli Ahmet Vardar’a benzetirim…
“Bana bak lan, gelirsem oraya, ona göre, ayağını denk al!” gibisinden!

Tuna öyle mi?
Sağlam samimî bir yurtsever…
Keşke Kemalist ve Ulusalcılar o’nu örnek alsa…
Yumuşasalar -layt olmasınlar canım- empati melekelerini geliştirseler…
Statükoculuktan kurtulup devrimci ruhla çağı kavrayabilseler…
Devletin şemsiyesinden, militarizmin gölgesinden bir sıyrılabilseler…
Görün o zaman oy oranını…
Yüzde 40’ın altına düşerse kalemimi kırar klavyenin başına geçerim!

Neyse, aşkın çocuğu kelebek misâli uçtu gitti…
Yanılmıyorsam bir ara Pravda’da -pardon- Cumhuriyet’te şansını denemişti…
Demek kan uyuşmazlığı, kimyalar tutmadı!
Nasıl tutsun, Mozart aşkıyla yanıp tutuşan rahmetli Nadir Nadi’nin gazetesi…
Çakıldı kaldı 50 bin tiraja, ne uzar ne kısalır, Beyaz Türklerin basmakalıp günlük dergisi!

Kendi adıma çok özleyeceğim Tuna’yı…
Biliyorum, her şeyin başı aydın doğanlar…
Ne olduysa 3,5 milyar dolarlık vergi cezasından sonra oldu…
Önce uzlaşma, sonra tırpan, Trump Towers’ın açılışı final…
Hünkâr “yürü kulum” dedi…
Kim tutar seni, ihâleler eşliğinde merkez medya son sürat yola devam!

Sevgili Tunacığım, takma kafanı…
Gel bizim gazeteye, en azından iş bulana kadar…
Gerçek özgürlük burada, boş ver basın ahlâkını…
Olmayan şeyden söz etmek kimin işine yarar?

O nedenle uğra sitemize, çayımızı kahvemizi iç…
Arzularsan Kıbrıs’ın “Ergenekon” şarabını ikram ederiz…
Yeter ki gönüller bir olsun…
Aşktan da anlarız meşkten de…
Şimdilik geçmiş olsun…
Fazla uzatma, tez zamanda görüşelim Tuna.

Önemli Not: Mahkemede tanığa ihtiyacın olursa...
Sakın çekinme, bir alo’n yeter, sevgiyle muhabbetle!


www.gazetemen.com

Hiç yorum yok: