Behçet Necatigil’i nasıl bilirsiniz? 1916 doğumlu şair, öğretmen. Daha dün gömdük, tarih: 13 Aralık 1979… Babası Kastamonulu Necati Efendi, anası Bedriye Hanım… İki yaşında yetim kalan Kabataşlı… Talihsiz çocuk; yalnızlık ve aşk… Biliyor musunuz, O’nun satırlarına gizlendi… Ve ölüm… En güzel hâliyle O’na sığındı… Yüreğine, yaratıcılığına, dostluğuna!
Bir ileti aldım dün… Öğrencisi olma onuruna erişen aile büyüğüm diyor ki, “şiir ve şair nasıl yorumlanır, hocamdan öğrendim.” Ne mutluluk! Oysa günümüz… Edebiyat, öğretmen, diğer teferruat… İnsana, insanî değerlere o kadar uzak ki… Belki ekmek kavgası, belki rekabet, belki deformasyon… Nihayetin de küresel çağ… Necatigillerin devri ise 40’lar, 50’ler… Varlık yokluk yılları.
Yalnız insan… Çaresiz insan… Fakir insan…
İnsan umut… İnsan yarın… İnsan edebiyat İnsan sanat!
Necatigil sesleniyor:
“Sevgileri yarınlara bıraktınız Çekingen, tutuk, saygılı. Bütün yakınlarınız Sizi yanlış tanıdı.”…
Ertelenmiş hayatlar, gizlenen hasretler… Bir başka dünya… Ürkek, dikkatli… Necatigil çelebi, Kabataş lisesinde edebiyat öğretmeni… Ne Marx umurunda, ne Mayakovski… Çağdaşı Orhan Veli, öncesi Nazım, bir de Cahit Sıtkı… Dizeler basit, aşk yalın, ölüm çıplak… Ve karşınızda Behçet Necatigil. İnsan bu kadar mı güzel anlatılır… Duygular ilmek ilmek… Düşünce sımsıcak… İllâki sevda olacak… Ve ayrılık… Sonsuzluğa selâm söyler martılar… Ölümün gölgesinde… Öyleyse sıra ustamızda, öğretmenimizde:
BAŞSAĞLIĞI
Ben uzaklarda olmalıyım, çok uzaklarda Acılar unutulduktan sonra Dönmeliyim.
Ölümlerin karşısında şaşırıyorum Ne desem ki Düşünüyorum.
Kalanları ağlıyor gidenin Benim gözlerim kuru Herkes bana bakıyor, biliyorum İçlerinden geçenleri.
Başsağlığı dilemek Garibime gidiyor Ölen öldü, sen yaşa Küçültmeye benziyor.
Beni böyle kitaplar mı yaptı ne Kâğıtlarda gidenlere içlenip ağlayan ben Hayattaki ölümlerde put gibi duruyorum.
Ben canavar ruhlu muyum Bir ölü evinde tek söz söylenmeden Put gibi duruyorum
Kimse anlamaz derdimi Ben uzaklarda olmalıyım, çok uzaklarda Bir yakınım öldü mü.
Behçet NECATİGİL
İyi pazarlar değerli okurlar… Şairler diyarıdır bu topraklar… Toprağından mı, suyundan mı… Şiir üreten gönüller… Öylesine bereketlidir ki… Necatigiller göçüp gider… Ne hayat farkındadır… Ne yorgun yürekler!
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder