"Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır Ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez Yepyeni bir hayat gelir bizde ve her yerde
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
Yepyeni bir güneş doğar dağların doruklarından Mutlu bir hayat filizlenir kavganın ufuklarından Yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
Vermeyin insana izin kanması ve susması için Hakkını alması için kitleyi bilinçlendirin Bizlerin ellerindedir gelen ışıklı günler
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
Ulusların gürleyen sesi yeri göğü sarsıyor Halkların nasırlı yumruğu balyoz gibi patlıyor Devrimin şanlı dalgası dünyamızı kaplıyor
Gün gelir gün gelir zorbalar kalmaz gider Devrimin şanlı yolunda bir kâğıt gibi erir gider."
* * *
31 Mart 1975’te Demirel hükümeti kurmuş, Türkiye "Milliyetçi Cephe" (MC) ile tanışıyor. İktidar ortakları AP, MSP, MHP, CGP. Soğuk Savaş yılları, sert esiyor rüzgârlar. Sol muhalefet yükselmiş, işçi sınıfı örgütlü. Çığ gibi büyüyor DİSK… Türk-İş hareketli, çoğu sendikası emek cephesinde yer alıyor.
Takrir-i Sükûn’dan (1925) beri 1 Mayıs yasak. İşçi sınıfının uluslararası birlik, dayanışma günü… Emeğin bayramı, alın terinin mücadele günü. Güçlü bir ses yükseliyor DİSK’ten: “1 Mayıs’ta Taksim’deyiz, geliyoruz zincirleri kıra kıra.” Yıl 1976
On binler sel olup akıyor Taksim’e… En önde işçi sınıfı, öğretmenler, memurlar, doktorlar, avukatlar ve gençlik… Tek bir yumruk… Şarkılar, türküler, halaylar eşliğinde bayram kutlanıyor… Karanfiller açıyor Taksim’de… Umudun yüreğinde yeniden doğuyor güneş.
MC kurmayları endişeli, ürkek, öfkeli… Dalga dalga yayılıyor korku… Salt iktidarı yitirmekten değil… 1 Mayıs yok oluşlarının başlangıcı. Acil önlemler paketi sunuluyor piyasaya… Terörden, kandan, ölümden beslenen… Gecikmiyor kinle, nefretle dolu hesaplaşma.
Ve yıl 1977 Taksim Meydanı bayram yeri… Coşmuş yüz binler, yüzler gülüyor, gözler ışıl ışıl… Karanlık devrede, kurşun olup yağıyor, panzer olup eziyor… 1 Mayıs sevincinin, barış şarkılarının yerini bomba sesleri alıyor… 34 can, canımız… Hemencecik, oracıkta… Yüz binlerin kollarında son nefeslerini veriyor.
O nedenledir ki yitirdiğimiz 34 can aşkına… 1 Mayıs günü Taksim’deyim… Elimde karanfil, yüreğim yaralı, gözlerim nemli… Sımsıcak umutlarla aydınlık geleceği selâmlayacağım.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder